
Martılar Çok Üşüyor
7 Aralık 2022
Okudum: Gogol – Palto
11 Aralık 2022Netflix’te uzun süredir denk gelmediğim kadar güzel bir filme denk geldim. Elbette daha güzel filmleri vardır ancak bana hitap etmesi açısından kendimce güzel olduğunu söylüyorum. Anarşist, komünist, sosyalist, demokrat, liberal vb. fark etmeksizin fikri olan ve fikri uğruna mücadele etmiş herkesin hayat hikayesini, verdiği mücadeleyi izlemeyi seviyorum. Tabii bu devrim fikri ile olursa bir adım daha önde oluyor çünkü devrim romantiktir, devrim ilginçtir. Fakat kişisel düşüncen ne diye sorarsanız; insaoğluna devrimi değil, evrimi yani gelişimi tavsiye ederim.
Aksiyon Adamı filmi İspanyol anarşist Lucio Urtubia’nın hayatının en hızlı zamanlarını konu almış banka soyarak, kalpazanlık ve evrakta sahtecilik yaparak anarşist mücadeleye maddi destek sağladığı yılları ve dünya devi olan bir Amerikan Bankası ile mücadelesini anlatan izlemesi keyifli, sürekli hareketli idealist bir dönem filmi. Filmde Lucio Urtubia’nın hayatı gri alanlardan dolayı biraz kurgu ile desteklenmiş olmasına rağmen çoğunlukla gerçek hayat hikayesine bağlı kalınmış.
Filmde Lucio Urtubia’nın İspanya’dan Parise göçünü, anarşizm ile tanışmasını, duvar ustasıyken nasıl banka soyguncusuna dönüştüğünü, kalpazanlık hayatına nasıl başladığını ve dünya devi olan bir Amerikan Bankasıyla nasıl mücadele ettiğini izliyoruz. Hayatının her aşamasında prangaları kabul etmeyen ve emeğinin karşılığını isteyen bir idealist ile karşı karşıyayız. Emeğinin sömürüldüğünü düşünürek yasadışı yollara başvurarak kendince devrim hareketi gerçekleştirdiğini iddia eden bir adamın kafasının içindeyiz… Peki gerçekten Lucio Urtubia devrim yapabildi mi?
2022 yılının başlarında Stalin’in mektuplardan ve köşe yazılarından derlediği Anarşizm mi? Sosyalizm mi? kitabını okumuştum. Kısa ve öz bir kitap. Bu kitaptan anladığım kadarıyla, Stalin’in de tabiriyle sosyalizmde, anarşizmde kendi içlerinde çaresiz ve eksik fikirler ve savundukları devrim sürekli gelinen noktayı yıkıp baştan başlamak zorunda oldukları için hatalıdır. Stalin’e göre proletaryanın egemenlik mücadelesi hiç bitmemeli, burjuva ise her zaman var olmalı. Stalin birbirlerini destekleyen ve tetikleyen, birbirine muhtaç, biri olmadan diğerinin var olmayacağını düşünüyor. Haklı mı? Evet Stalin’e hak verdiğim noktalardan biridir. Çok haklı. Hatta Lucio Urtubia destek verdiği anarşist mücadelesi sayesinde emperyalistlerin varlığını ve gücünü kanıtlamasını sağladığı için aslında emperyalizminde anarşizme ihtiyacını göstermiş oldu.
Şimdi bu paragraf spoiler olabilir ancak bunları anlatmak istiyorum çünkü Lucio Urtubia filmde Citibank’ı dize getirmiş olarak gösteriliyor fakat gerçekten anarşist abimiz Citibank’ı dize getirdi mi yoksa Citibank yaptığı anlaşma ile sadece küçük bir ücret karşılığında itibar ve güç mü satın aldı? Yani diyeceğim o ki; Citibank’ın ödemiş olduğu miktar o dönemlerde Amerika’da lobicilik faaliyetlerine aktardığı miktardan, kalpazanlık faaliyetlerine karşı alınan önlem hizmetlerinin ücretinden ve daha güvenilir bankacılık hizmetleri için ayırdığı ar-ge bütçesinden fazla mıydı? Çünkü biliyoruz ki bu çalışmalar sonucunda kart ve atm sistemleri gelişti. Yani Citibank’ın vermiş olduğu para fidye değil, bankacılık sisteminin alması gerektiği tedbirleri bankalara gösterdiği için Citibank’tan küçük bir ödül olabilir. Nereden baktığınıza bağlı.
Lucio Urtubia’yı destekleyebileceğim tek bir nokta ise uğruna mücadele ettiği örgüt içinde, faaliyetlerinden dolayı hapse düşmüş olan ailelere sağladığı maddi destek olabilir. Ganimet üçe bölünür, 3/1’i mücadeleye, 3/1’i ailelere ve geri kalan 3/1’i ise hayatlarını idame ettirmek için kendilerine. Bu yaptıkları için Can Yücel’in Deniz Gezmiş için söylediği “En uzun koşuysa elbet Türkiyede de Devrim, O, onun en güzel yüz metresini koştu” mısralarını Lucio Urtubia’ya yakıştırabilirim. Devrim verilen mücadeleden dolayı romantik ve güçlü bir argümandır ama asla faşist, diktatör vb. diye karalanan kişileri yıkıp, kendi faşist ve diktatörlüklerini ilan edecek düşünceleri haklı bulamam ya da destekleyemem. Çünkü benim için devrim değil, evrim gereklidir… Mesela Cemil Meriç’in sosyalizme, İslam’ın alt kümesidir demesi, sosyalizme karşı devrim yapıp islamı fikirleri dayatmamız gerektiğini göstermez, Sosyalizmi İslami şeriatla evrimleştirebileceğimizi gösterir. Ya da şuan ülkemizin geldiği gelişmeleri yıkmak, ortadan kaldırmak ülkemize istikrarı getirmeyeceği gerçeğini kabullenmemiz ve içinde bulunduğumuz bu sistemi nasıl geliştirebileceğimizi tartışmamız gerekliliği gibi…
Şu sosyalizm, komünizm, anarşizm ya da demokrasi gibi kavramları ve uygulanmasını hiç anlamadım, hiç bir zamanda anlamayacakmış gibi hissediyorum kendimi. Ama sırf meraktan Lucio Urtubia’nın kitaplarını da okuma listeme alacağım.
Aksiyon Adamı Filmi Fotoğraf Galerisi
Serkan Dinç sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.